İlk Bakış
The Lobster, Yorgos Lanthimos'un özgün yönetmenliği ile şekillenen, alışılmadık bir aşk hikayesini anlatan bir film. Distopik bir gelecekte geçen bu yapım, yalnızlığın ve uyum sağlama baskısının insanlar üzerindeki etkilerini incelerken, izleyiciye sert bir eleştiri sunuyor. Film, insanların bir eş bulma zorunluluğu ile yüzleştiği ve bu süreçte yaşadıkları komik ve trajik durumları mizahi bir dille ele alıyor. Renkli ve absürt karakterlerle dolu olan The Lobster, farklı sinematografik tekniklerle izleyiciyi etkilemeyi başarıyor. Her sahnede izleyiciyi düşündüren bu yapım, film festivallerinde büyük bir yankı uyandırıyor ve edindiği ödüllerle de kalitesini kanıtlıyor.
- Türü:Distopya, Komedi, Romantik
- Yönetmeni:Yorgos Lanthimos
- Senaristi: Yorgos Lanthimos, Efthymis Filippou
- Uzunluğu: 118 dakika
- IMDB Puanı: 7.1
- Vizyona Giriş Tarihi:16 Mayıs 2015
- Gişe Başarısı: 10.4 milyon dolar
Oyuncu Kadrosu
Filmde Colin Farrell, Rachel Weisz, Léa Seydoux, Ben Whishaw gibi önemli isimler rol alır. Colin Farrell, David karakteri ile izleyicinin kalbine dokunurken; Rachel Weisz, onun karşısındaki eş adayı rolünde sıcaklık ve derinlik katmaktadır. Léa Seydoux ve Ben Whishaw ise filmdeki ikili ilişkilerin karmaşıklığını ve absürtlüğünü yansıtan karakterlere hayat vermektedir. Her bir oyuncunun performansı, karakterlerine olan inancı ve anlatılan hikayeye derinlik katmasıyla dikkat çekmektedir.
- David - Colin Farrell
- Miší - Rachel Weisz
- Short Sighted Woman - Léa Seydoux
- John - Ben Whishaw
- The Hotel Manager - Olivia Colman
Filmin Konusu
Film, belirli bir yaşa gelen ve eş bulamayan kişilerin bir otele gönderilmesiyle başlar. Otele gelenler, kendilerine en fazla 45 gün süre verilir ve bu süre içinde bir eş bulamazlarsa, istedikleri bir hayvana dönüşmek zorundadırlar. Baş karakter David’in (Colin Farrell) hikayesi etrafında döner. David, eş bulamadığı için otele gönderilir ve burada farklı karakterlerle karşılaşır. Film, David’in eş bulma çabalarının yanı sıra, otelde tanıştığı farklı karakterlerin de hikâyelerine yer verir. Her karakter, topluma uygun bir eş bulma çabasında farklı yollar denerken, David dış dünyadaki özgürlük arayışına yönelir. Film, bu süreçte aşkın nasıl bir baskı ve toplumsal normların getirdiği zorunluluklar altında şekillendiğini absürt bir dille gözler önüne serer.Filmde Verilmek İstenen Mesaj
The Lobster, toplumun bireyler üzerinde yarattığı baskı ve normları sorgulayan bir eser olarak dikkat çeker. Aşkın ve ilişkilerin, toplumsal kurallara tabi olduğu bir dünyayı tasvir ederek, bireyselliğin yok edilmesine karşı bir başkaldırı niteliği taşır. Film, insan ilişkilerinin derinliğini, kendilik arayışını ve toplumsal normlarla bireysel özgürlüğün çatışmasını ele alır. Bu yapım, izleyicileri düşündürürken, aşkın ne denli karmaşık ve çoğu zaman zorlayıcı olduğunu gösterir. Sonuç olarak, The Lobster, aşkın tanımını sorgularken, seçimlerin ve zorunlulukların bireyler üzerindeki etkilerini merak etmeye yönlendirir.
Filmin Sinematografik Özellikleri
The Lobster, sade ama etkili bir sinematografi ile dikkat çeker. Film, gri ve donuk renk paleti ile distopik atmosferi yansıtırken, aynı zamanda absürd komediyi de gözler önüne serer. Yönetmenin tarzı, simetrik kompozisyonlar ve dikkat çekici açılar ile birleşerek izleyiciye görsel bir şölen sunar.